Полный текст статьи
Печать

ÖZET

          Bu çalışmada, yurt dışı göçün nedenlerini inceleyen çeşitli kuramlar açıklanmış, yurt dışı yaşantısının bireyin psikolojik sağlığı üzerindeki etkilerini açıklayan kuramlar ve görüşler hakkında bilgi verilmiştir. Yurt dışına göç eden ve geri dönen ülkemiz insanlarının yaşadıkları sorunlar ve uyum problemleri, bu kuram ve görüşlere göre tartışılmıştır.

Anahtar kelime: göçme, sosyal yalıtlama, kültür şok, kültür değiştirme. 

Giriş

            Ulusal ve uluslararası göç olgusu tarih boyunca toplumların ve bireylerin yaşamını ekonomik, siyasal, kültürel, sosyal ve psikolojik bakımdan çok yönlü ve karmaşık bir biçimde etkilemiştir (Doğan 1988:1; Özkara 1990:309). Göç olayı, yalnızca son 40-50 yıllık süreyi içeren bir geçmişe sahip değildir. Ulusal sınırı aşan yabancı insangücünün kullanılması olayı yüzyıllarca geriye giden bir geçmişe sahiptir. Örneğin, Afrika'dan 15 milyonu aşkın köle, işgücü olarak 15., 16., 17. ve 18. Yüzyılda Güney ve Kuzey Amerika'ya gönderilerek orada çalıştırılmıştır. 19. Yüzyılda, önce bazı Avrupa ülkelerinden Kuzey Amerika'ya ve aynı yüzyılın sonlarında özellikle, Doğu ve Güney Avrupa'nın bazı ülkelerinden daha çok Polonya, Rusya ve İtalya'dan Almanya'ya önemli ölçüde insan gücü transferi olmuştur. 1870'lerden itibaren İngiltere ve Fransa'dan sonra gerçekleşen sanayi devriminin bir sonucu olarak Batı Avrupa ülkeleri tarafından artan oranda işçi alımına gidilmiştir. Alman sanayisinin 1914'lerde hızlı bir şekilde tırmanışa geçmesinde iki milyona yaklaşan yabancı işçinin önemli rolü olmuştur (Keskin 1988:51-53). 1950'lerden itibaren Batı Avrupa ülkelerine gereksinim oranında insangücü alımı özellikle bu ülkeleri çevreleyen Güney Avrupa ülkelerinden ve İngiltere, Fransa, Hollanda ve Belçika'nın eski sömürgeleri olan Uzak Asya ve Afrika ülkelerinden yapılmıştır. İkinci Dünya Savaşı'ndan yenik çıkan ve büyük zararlar gören Almanya, yeniden kendini onarabilmek ve hem de üstün rekabet gücüne sahip olup dünya pazarlarına açılabilmek için 1954 yılında başlayarak, sırasıyla Yunanistan, İspanya, Portekiz, Türkiye, Yugoslavya ve Tunus gibi ülkelerden hareketli, genç, ucuz ve sağlam insangücü transferi yapmıştır. Bu göçün temel nedeni, hızla endüstrileşen bölgelerde ortaya çıkan işgücü ihtiyacı ile ekonomik güçlükler içinde bulunan bölgelerde sosyal ve ekonomik yaşam koşullarının iyileştirilmesi ihtiyacından kaynaklanmıştır. Yurt Dışı Göçün Nedenlerine İlişkin Bazı Kuramlar Göç, toplumun sosyal, kültürel, ekonomik, politik, eğitimsel vb. tüm yapısıyla yakından ilişkili bir olgudur. Bu yönüyle göç, antropologların sosyal bilimcilerin, eğitim bilimcilerin, psikologların ve psikolojik danışmanların ilgisini çeken ve incelemelerine yol açan bir konu olmuştur (Şahin 1999:19). G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi Cilt 21, Sayı 2 (2001) 57-67 59 Göç, ekonomik, toplumsal ve siyasal nedenlerle insanların bireysel ve kitlesel olarak yer değiştirme eylemi ya da yaşanılan yerin değiştirilmesi eylemidir. İster kısa süreli, ister uzun süreli olsun bu yer değiştirme hareketleri çoğu kez aynı toplumsal sistem içinde “iç göç” biçiminde gerçekleşir. Bazen de kendine özgü koşulları nedeniyle toplumsal sistemler arasında “dış göç” biçiminde ortaya çıkarlar (Tekeli ve Erder 1978:17). Göçler otoriter ya da doğal bir zorlanmadan ötürü “zorunlu göç” veya kişilerin kendi iradesiyle serbestçe gerçekleştirdikleri “gönüllü göç” niteliğinde olabilirler (Gökdere 1978:11)

            Geçen yüzyılda göçler, Afrika’dan Güney ve Kuzey Amerika’ya, Avrupa ülkelerinden Kuzey Amerika’ya, Doğu ve Güney Avrupa ülkelerinden Batı Avrupa’ya fetihler, köle ticareti, ekonomik zorluklar vb. nedenlerle yapılmaktaydı (Keskin 1988:51). Çağımızda ise yerini “göç yoluyla kişilerin iş bulmak, daha iyi şartlar içinde çalışmak veya kendilerine, ailelerine daha iyi yaşama imkanları yaratmak amacı ile iki ülke arasında yer değiştirmesi” (Börtücene 1966; Akt: Sağlam 1985:6) olarak gerçekleşmektedir.

            Uluslararası düzeyde, göç olgusunun gelişim aşamalarına paralel olarak göç kuramları geliştirilmiştir. Göç ya da işgücü göçünün toplumbilimsel anlamda değerlendirilmesine ilişkin iki kuramdan söz edilmektedir. Bunlar, modernleşme-gelişme ve merkez-çevre ilişkileri kuramlarıdır. Modernleşme ve Gelişme Kuramı Modernleşmeyi ve gelişmeyi esas alan bu yaklaşım, göç akımının farklı toplumlar ya da toplumsal sistemlerdeki ekonomik gelişim eksikliği analizinde “itme” ve “çekme” faktörlerini vurgulamaktadırlar (Thomas 1958; Lut 1961; Rose 1969; Klaasen-Diriwe 1973; Salt-Claut 1976; Akt: Erdoğan 1988:6). Ekonomik yayılmanın, elverişsiz demografik durumların ve yerli işçilerin yukarı doğru devingenliğinin göç hareketlerinin “çekiş” nedenlerini oluşturduğu; işsizliğin, fakirliğin, ekonomik yönden gelişmemişliğin ve geciken sanayileşmenin ise gönderen ülkelerin başlıca “itme” nedenlerini oluşturduğu çoğu kimse tarafından kabul edilen bir görüştür (Castles ve Kossack 1973; Akt: Doğan 1988). Türk işçilerinin işgücü göçünde çekici faktörler kadar, itici faktörlerin de rol oynadığı kabul edilmektedir. Bu kurama göre, endüstrileşmiş ve gelir düzeyi yüksek olan ülkelerin göçmen işçilere çekici geldiği ve bu olgunun kendi ekonomik durumlarını geliştirmek amacına yönelik olduğu kabul edilmektedir. Yine bu görüşe göre göç, iş ve daha yüksek statü arayan bireylerin gönüllü olarak yaptıkları tercihlerden kaynaklanan bir olay olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte, göçmen işçi olarak başka ülkelere giden bireylerin mesleki becerilerini geliştirecekleri, modern değerler kazanacakları ve böylece kendi ülkelerine ekonominin gelişmesine katkıda bulunacak kültür elçileri olarak dönecekleri kabul edilmektedir. Yine bu görüşe göre, yabancı ülkelere giden işçilerin kendi ülkelerinin ekonomisine katkıları ülkelerine döndükten sonra da devam edecektir. Abadan-Unat (1975), “Dış ülkelerden dönecek olan, dış ülkelerde iken yetişme olanağı bulan, hiç değilse bir sanayi ekonomisine katılmış olan işçilerin ülke ekonomisinin gelişmesinde etkin bir biçimde rol alacaklarını” belirtmektedir (Akt: Erdoğan 1988:8). Yine bu yaklaşıma göre, yurt dışına giden işçilerin, çalıştığı ülkede mesleki ve teknik alanda bilgi ve becerisini geliştirecekleri ve ülkesine dönerek ülkesinin ekonomik kalkınmasına katkıda bulunacakları savunulmaktadır (Tatlıdil 1984:115). Modernleşme ve gelişme kuramı göç olgusunun, geçici işçi gönderen toplumlardaki sosyal değişmeye katkısının olacağını da ileri sürmektedir. Göçmen işçiler yurt dışında iken yaşadıkları modern bir toplumun değerlerini, normlarını, alışkanlıklarını ülkesine taşıyarak toplumun değişmesinde katalizör görevi yükleneceklerdir. Dönmezer (1990), Türkiye’den Almanya’ya göç eden işçilerin gidiş nedenleri ve beklentileri ile Türk hükümetlerinin bu göç sürecinden beklentilerinin modernleşme ve gelişme görüşüyle çakıştığını ifade etmektedir (Akt: Dinçer 1994:9). Yani, geri dönüşlerin başladığı 1970’li yılların başlarına kadar göç olayına, işçi göçünün gelişmekte olan ülkeler için faydalar sağlayacağı şeklinde düşünülmüş ve göç desteklenmiştir. 

Yurt Dışı Göçün Psikolojik Sağlık Üzerindeki Etkisine İlişkin Bazı Kuramlar

            Sosyal ve kültürel değişme, kentleşme, modernleşme, kültürleşme, asimilasyon, adaptasyon ve yaşam stresi üzerinde yapılan çalışmalar, göç yaşantısı ile psikolojik 62 G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi Cilt 21, bozukluk arasında önemli bir ilişkinin varlığını ortaya koymaktadır (Doğan 1988:33). Göç yaşantısı ile ilgili yapılan çalışmalar bir yandan göç olgusuyla ilgili geniş bir literatürü oluştururken, bir yandan da çok sayıda kuramın gelişmesine neden olmaktadır. Göç yaşantısının psikolojik sağlık üzerindeki etkisini açıklayan çeşitli kuramlar vardır. Bunlardan sosyal izolasyon, kültürel şok ve kültürel değişme kuramları açıklanmıştır 

Sosyal İzolasyon Kuramı

            Bu kurama göre göç, bireyin sadece fiziki ayrılışı değil, aynı zamanda bireyin alıştığı bir dizi haklardan, kurallardan ve sosyal etkileşim örüntülerinden ayrılmasıdır. Kişinin alıştığı ortamdan ayrı kalması onun yalnızlık, yabancılaşma ve kendini değersiz göreme gibi duyguları yaşamasına neden olabilmektedir (Kuo 1976; Akt: Doğan 1988:34). Binder (1978), bireyin göç ettiği toplumla iletişim ve etkileşim bakımından kısıtlanmakta olduğunu ve dolayısıyla sosyal rollerini yerine getirirken strese girdiğini ileri sürmektedir (Akt: Esentürk-Ercan 1998:24). Stres durumu da dolaylı ve dolaysız olarak onların psikolojik sağlıklarının bozulmasına neden olabilmektedir.

            Kültürel Değişme Kuramı Yabancı bir ülkede yaşamanın psikolojik sağlığa etkisini açıklayan diğer bir kuram, kültürel değişme kuramıdır. Göçmenlerin kültürel değişme nedeni ile stresli bir yaşam geçirdiklerini kabul eden bu kuram, bu durumun diğer aile üyelerinin kişiliklerini delumsuz yönde etkilediğini kabul etmektedir. Kou (1976)’a göre, bu durumda yabancı topluma uyum sağlaması için zorlanan bireyin kendi kültürü ile aşırı bir özdeşleşmeye ve kendi kültürünü daha üstün tutmaya yöneldiğini belirtmektedir (Akt: Doğan 1988:36). Bireylerin kültürel, politik, ekonomik, sosyal ve eğitimsel geçmişleri ve deneyimleri göç ettikleri ülkelerde uyum sağlamalarını güçleştirmekte ya da kolaylaştırmaktadır. 

Yurt Dışı Göçün Uyum Üzerindeki Etkisine İlişkin Bazı Görüşler

            Yeni bir kültüre uyum sağlamayı açıklayan Amerika’da geliştirilmiş çeşitli görüşler vardır. Bunlar, “U-Eğrisi”, “W-Eğrisi” ve “V-Eğrisi” görüşleridir (Güçlü 1995; Akt. Esentürk-Ercan 1998).

 U-Eğrisi Görüşü

            Bu yaklaşıma göre, gidilen ülkede kalış süresine göre uyum aşamaları vardır. Bunlardan birinci aşama, 6 aylık süreyi, ikinci aşama 6-18 ayları, üçüncü aşama ise, 18. aydan ayrılıncaya kadar geçen süreyi kapsamaktadır. Bu görüşe göre, her aşama göçmenlerin uyum derecesini belirlemektedir. İlk aşama boyunca göçmenler, Amerika’ya uyum yaşantılarını pozitif yönde görmekte, başarılı ve rahat olduklarını belirtmektedirler. İkinci aşamada (kriz aşaması), öğrenciler olumsuz düşünceler içerisindedirler. Kendini uyumsuz, yalnız ve umutsuz hissetmektedirler. Üçüncü ve son aşamada ise başarılı bir uyum dönemi geçirmektedirler. 

W-Eğrisi Görüşü

            Bu görüşe göre, 6 aydan fazla Amerika’da yaşayan kişilerin ülkesine dönüp dönmemekte tereddüt geçirdikleri ve gerilime girdikleri düşünülmektedir. Bu nedenle de uyumda bir düşüş olmakta ve bu devre atlatıldıktan sonra uyumda yine yükselme olmaktadır.

V-Eğrisi Görüşü

            Bu görüşe göre, Avrupa ülkelerinden gelmeyen öğrencilerin uyumunun V-Eğrisi oluşturduklarını, ilk aylarda morallerinin düştüğünü ve daha sonraki aylarda yükseldiğini ve bir yılın sonuna doğru ise tamamen bulundukları ülkeye uyum sağladıklarını belirtmektedirler. Bir göçmenin yaşı, cinsiyeti, göç nedeni, üyesi olduğu toplumsal sınıf, eğitim düzeyi ve kültürel geçmişi ne olursa olsun ve ülkede kalma süresi ne kadar olursa olsun göçmenlik durumundan dolayı, onun iç dünyasında bir takım değişiklikler meydana gelir. Göçmenlerin yaşadıkları duygular şu şekilde sıralanabilir (Göhler 1990:68). 

Sonuç

            Göçmenlerin içinde yaşadıkları topluma uyumlarını açıklayan ve Alamya’da Duisburg grubu diye adlandırılan Schrader, Nickle ve Griese, çocuğun göçe katılırken ait olduğu kültürel rolleri ve kimliği kazanıp kazanmadığının önemli olduğunu vurgulamışladır. Yani, önemli olan noktanın birincil sosyalleşme sürecini tamamlayıp tamamlamadığıdır. Birincil sosyalleşme sürecini tamamladıktan sonra yurt dışına çıkan çocukların (6-14) yurt dışında kolay asimile olamadıkları ve yurda geri dönmek istedikleri; birincil sosyalleşme sürecinin tam ortasında yurt dışına çıkan çocukların (1-5) iki kültür arasında kalan sorunlu çocuklar oldukları ve hiçbir kültürde kendilerini güvenlik içinde hissetmedikleri; yurt dışında doğmuş çocukların ise birincil sosyalleşme sürecini yurt dışında tamamladıkları için ana dillerini geliştiremedikleri ve yurda dönmek istemediklerini ileri sürmektedirler (Magnusson 1981; Akt: Doğan 1988:40).

            Alexander (1951)’e göre, her birey sağlıklı ve mutlu bir yaşam ister. Bireylerin yaşamlarını sağlıklı ve verimli bir biçimde sürdürebilmeleri ise onların kişisel ve sosyal uyum düzeyleri ve çevre ile uyumlarıyla yakından ilgili olduğunu belirtilmektedir. Bir kişinin uyumu, kendisi ile sosyal çevresi arasında harmonik bir ilişki kurabildiği oranda sağlıklıdır (Akt: Esentürk-Ercan 1998:23).             Kısaca, sağlıklı uyum, başarılı ve mutlu bir yaşam sürdürmedir. Genel olarak kuram ve görüşler, yeni bir topluma yerleşme sürecinin stres yaratıcı olduğunu ve uyum sağlama çabalarının yarattığı gerginliğin göçmen bireylerin yabancı topluma ayak bastığı andan itibaren başladığını ve çok uzun yıllar sürdüğünü kabul etmektedirler. Ülkemiz yurt dışına işçi gönderen bir ülke olduğuna ve halen de günümüzde bu girişimler olduğuna göre, işgücü göçünün nedenlerinin ve uyum sürecinde karşılaşılan sorunların araştırılmasına ve çözüm önerilerinin getirilmesine ihtiyaç vardır. 

KAYNAKLAR

  1. Dinçer, M., “Yurt Dışı Deneyimli Lise Öğrencilerinin Okul Başarılarında Rol Oynayan Sosyo-Ekonomik Etkenler”, (Yayınlanmamış Doktora Tezi), İzmir: Ege Üniversitesi, 1994.
  2. Doğan, S., “Yurt Dışı Yaşantısı Geçiren ve Geçirmeyen Lise Öğrencilerinin Problemleri”, (Yayınlanmamış Doktora Tezi), Ankara: Hacettepe Üniversitesi, 1988.
  3. Долгова В.И. Субъекты и объекты образования в проекции ценностных и смысложизненных ориентаций // В сборнике: SUBJECT AND OBJECT OF COGNITION IN A PROJECTION OF EDUCATIONAL TECHNIQUES AND PSYCHOLOGICAL CONCEPTS LXXXII International Research and Practice Conference and II stage of the Championship in Psychology and Educational sciences (London, June 05 - June 10, 2014). Chief editor - Pavlov V.V.. – London, 2014. – С. 62-65.
  4. Doğan, S., Yurt Dışından Dönen Gençlerin Sorunları. Ankara: Türk Eğitim Derneği Yayınları, 1990.
  5. Erdoğan, S. S., “Dış Göç ve F. Almanya’dan Dönüş Yapmış (Sivas Ortaokul ve Liselerinde) Gençlerin Uyum Sorunları Üzerine Sosyolojik Bir İnceleme”, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Sivas: Cumhuriyet Üniversitesi,1988.
  6. Esentürk-Ercan, L., “Yabancı Uyruklu ve Türk Üniversite Öğrencilerine Ait Sorunların Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi”, (Yayınlanmamış Doktora Tezi), Ankara: Gazi Üniversitesi, 1998.
  7. Göhler, G., “Die gesuntheitliche Situation und die daraus resultierenden probleme der türkischen Migranten/innen in der Bundesrepublik Deutschland”, Türkische.
  8. Долгова В.И. Из опыта организации психологической службы педагогического вуза // В сборнике: PROBLEMS OF MODERN PEDAGOGICS IN THE CONTEXT OF INTERNATIONAL EDUCATIONAL STANDARDS DEVELOPMENT Materials digest of the XL International Research and Practice Conference and I stage of the Championship in Pedagogical sciences. (London, January 31- February 05, 2013). Chief editor - Pavlov V. V.. – London, 2013. – С. 79-81.
  9. Долгова В.И. Адаптирующее воздействие социума на профессиональное самооопределение его субъектов // В сборнике: FORMS OF SOCIAL COMMUNICATION IN THE DYNAMICS OF HUMAN SOCIETY DEVELOPMENTMaterials digest of the XXXVII International Research and Practice Conference and the III stage of the Championship in philological, historical and sociological sciences. (London, December 05 - December 10, 2012). Chief editor - Pavlov V. V.. – London, 2013. – С. 51-54.
  10. Долгова В.И. Simulation of the formation of emotional stability of personality // В сборнике: HEALTH AS A FACTOR OF QUALITY AND LIFETIME OF BIOLOGICAL SPECIES Materials digest of the XXXVIII International Research and Practice Conference and the III stage of the Championship in medicine, pharmaceutics and veterinary sciences. (London, December 05 - December 10, 2012). Chief editor - Pavlov V. V.. – London, 2013. – С. 67-70.